Meis Adası (Megisti,Kastellorizo)
Kaş bir tutkudur, virajlı yolun bitiminde tüm heybetiyle bir anda karşınıza çıkar. Arabada bir sessizlik olur, nefes almayı unutursunuz. İşte o an akıl dediğimiz şey durur ve o aklı hep kalmak üzere Kaş’ta bırakırız. Dünyayı gezebilirsin ama Kaş’ı görmeden ölemezsin! Böyle heyecanlı bir girizgahtan sonra...
Arjantin
Bir zamanlar bir gezgin vardı içimde. Söz vermiştim kendime, her yıl bir ülke göreceğim diye. Yaşımı yakalarsam ondan sonrası kolay olur gibi bir hayalim vardı. Evet, maalesef gördüğüm ülke sayısı hala yaşımı yakalayamadı. Şimdilik, oyunu hayat kazandı ama ben henüz vazgeçmiş değilim. Ben bir yanlış...
İsim Karmaşası
Mekan: İsmi lazım olmayan bir mağaza olabilir, telekom olabilir, yeni bir insan olabilir. Her şey ve her yer olabilir. -Merhabalar, bir sorum olacaktı, ben Mizyal. -Efendim pardon anlayamadım.? -Mizyal ben. -Mizan? -Yok, Mizyaaalll (bıkmış, bitkin, yorgun ve her defasında anlamayacağını bilmenin çaresizliğiyle...
Kız mı erkek mi?
Ben uykuyu çok severim, bıraksan 15 saat mışıl mışıl uyurum-dum. Bu aralar oğlanın dişten mi, kucağa alıştığından mı bilmediğimiz bir sebepten dolayı saat başı uyanması sonucu, dün sonunda kendimi bir film setinde gibi hissettim. Oğlanı son çare olarak park yatağına yatırıp çaresizce bakarken, bana ne kadar benziyor bu çocuk dedim içimden. Sonra aklıma geldi: beni küçükken erkek çocuğu sanıyorlardı ve hep açıklamak zorunda kalıyordum. Ben kızım teyze, oğlan olan kardeşim..ufff.
Read MoreBir Kahve Festivali Hatırası
5 aylık bebenle festivallere mi gideceksin? Git-me.
Evet, 2 aylıkken Kaş’a gittik.
2,5 aylıkken Bolu’ya gittik iyiydi.
Ama bunların ortak noktası birinde anneanne diğerinde ise babaanne koruması altındaydık. İlk defa bir otel denemesi ile bilinmez bir yola çıktık, İstanbul-Galata’da Kahve Festivali’ne attık kendimizi ya da festival bizi savurdu attı tam bilmiyorum.
Read MoreAnasına bak oğlunu al..ma!
Yıllar yıllar önceydi. Henüz evlenmemiştim ve etraftaki bebek ağlama seslerine gıcık gıcık bakıyordum, sanki bebeklerin açma-kapama tuşları varmışta anneleri bu düğmeyi bulamıyormuş gibi ezici bakışlar atıyordum.
Yıllar geçip, zibidi tipli bir oğlan doğurunca aklım eskilere gitti. Ailemin bana güveninin tam olduğu 18-30 yaş arası dönemim muhteşem geçti fakat bu muhteşemliklerin hepsinden haberleri olmadı. Bazıları gizli muhteşemliklerdi, aşağıda anlatacağım olay gibi.
Read MoreNeuschwanstein ve Linderhof Sarayları
Almanya’ya gelipte Bavyera semalarını görmeden dönmek olmaz gibi artist bir giriş yapayım mı? Tesadüfen gördüğüm bir şato fotoğrafını araştırıp oranın Neuschwanstein olduğunu öğrenip, Münih’e çok yakın olduğunu kafaya yazmışım bir zamanlar. Bildiğim tek şey Disney World’deki Uyuyan Güzel Şatosunun buradan esinlenilerek yapıldığı. Baya benziyor yahu demiştim içimden ve hiç oraya gideceğim aklıma gelmemişti. Münih’e gideceğimiz belli olunca turumuza şatolar eklenmiş oldu, ancak şöyle bir sıkıntı vardı, araba kiralamamız gerekiyordu ve ben bu sefer araba kullanmak istemiyordum. Kaybolucaz, geç kalıcaz odur budur şudur…Bir tur buldum internetten tesadüfen. Viator ve onların bir çok farklı turları bulunuyordu. Bize en uygun olan 1 günlün Neuschwanstein ve Linderhof turu idi. İki şato gezilecekti ve arada Oberammergau’da alışveriş zamanı olacaktı. Giderken bütün tarihi anlatıldı ve biz gayet memnun kaldık, araba kullanmadık, yorulmadık…Tavsiye edilir.
Münih
Salzburg’da 2 günlük kısa turumuzdan sonra vurduk kendimizi yine yollara. İstikamet Münih! Oradan da dönüş yolculuğumuz başlayacaktı zaten.
Biz öğleden sonra 15:30 gibi trenden indik ve akşam 20.00 da başlayacak olan Münih Filarmoni’nin konserine gidecektik. Oldukça soğuk ve yağmurlu bir şehir karşıladı bizi. Lorin Maazel yönetiminde Tchaikovski Rome& Juliet ve 5. Senfoni& keman konçertosu vardı. Ben kocam kadar çok anlamam bu işlerden ama ben bile bayıldım yani o kadar diyeyim. Çok güzeldi, yerimiz de muhteşemdi.
Read MoreSimi Adası (Symi)
2013-Ekim.
Rodos’ta aylak aylak dolanırken gördüğümüz bir seyahat acentasından aldığımız biletlerimizle hemen bir gün sonrasına aldık ayarlardık turumuzu. 1.5 saat sürecek bir yolculukla Simi macerasına çıktık, başka bir deyişle bir anda feribotta bulduk kendimizi. Adanın tarihini okumaya fırsat bulamadan sadece nerede yemek yememiz gerektiğine bakıp kendimizi bir anda Simi’de bulduk.
Read MoreGizli Koylar: Kaş – Kekova
Yaz geldi ve yine benim Kaş özlemim artmaya başladı. Bu yıl gidemeyeceğim. Belki doğumdan sonra gideriz bilemiyorum:) Deniz oğlumuz ne isterse o olacak mecburen. Geçen yıl yazmak istediğim Kaş’ta tekne rotaları diye bir yazı vardı, yazamamıştım kalmıştı. Bu yılı da kaçırmadan yazayım istedim.
Her gittiğiniz yerde bir tekneye atlayıp yola çıkıyorsunuz, ne gittiğiniz koyu biliyorsunuz ne de gidip görmeniz gereken yerleri. Genelde kaptan ne derse o çünkü patron o.
Ama biraz bilginiz olursa belki şansınız yaver gider. Ha ben çok mu biliyorum?hayır tabii ki, öyle burnu büyüklük yapamam, babam sağolsun der geçerim. Geçen yıl bizim için bazı yerleri anlatmıştı, ben de o sırada sesini kaydetmişim, dün farkettim. Şimdi onun söylediklerini yazayım ki ileride hem biz, hem siz, daha da ileride oğlum bunları dikkate alır da belki Zafer Dede’nin favori yerlerini keşfederiz diye.. Gizli kalmış koyların derinliklerinde biz de kayboluruz belki bir gün..
Read More