Anasayfa
Şuursuz Atlet
Işınlanmaya hazırlanın, zaman makinasına binmek üzeresiniz. Evet. Emniyet kemerini taksana! Başına bi iş gelecek ondan sonra vay şu oldu bu oldu!!! (daha&helliip;)
Bir Pazar günü.
Ben klasik müzik severim. Annem her zaman şunu anlatır: Ben sana hamileyken hep klasik müzik plakları dinlerdim, herhalde o yüzden seviyorsun.
Ama klasik müzik aşığıyım demedim, severim dedim. (daha&helliip;)
Polonya’da beş kuş var
Lufthansa ile Münih aktarmalı gittiğimiz Gdansk, Almanlar’ın ve Lufthansa’nın işbirliği ile, yat, sürün, çömel, kemer çıkar, ayakkabı çıkar, sen gül, sen gülme, merdivenleri çık, merdivenden in- uçak körüğe yanaşamadı-otobüse koş, yer kap, in, yürü, sürün, atla komutları ile geçti. (daha&helliip;)
UFO Peşinde koşan Uzaylılar.
Yazdan kalma bir gün. Kaş’tan gelirken babam bana (!) portakal ve limon getirmiş. Neyse kıyamaz şimdi damadına, tamam ona da verdim biraz. Gelen meyveler çuval boyutunda olunca fazlasını balkona koyayım dedim. Balkon zemininin kaplı olduğu tik ağacının çok sevdiğim kokusuyla portakal kokusu birleşince, bir de hava güzel oluncaaaa aklım gitti yine portakal çiçeği kokulu Adana baharına…
Eskimo
Eskimo dediğim zaman aklınızda bir şeyler canlanıyor ve ağzınız sulanıyorsa, siz Adana’yı biliyorsunuz. Adanalı olmak zorunda değilsiniz gönül bağınız olsun yeter..Kabulümdür.. (daha&helliip;)
Elif ve Kayak Öğretmenciliği
Benim yükseklik korkum olduğunu beni tanıyanlar bilirler. Küçükken bahçe duvarlarından yürüyen kuzenlerimi maalesef takip edemez, ağaçlara çıkıp bilimum meyveyi toplamaya çalışırlarken, onları aşağıdan izlerdim. Ne yazık ki ben yalnızca yere düşenleri toplardım. Elim ayağım birbirine girerdi. (daha&helliip;)
Çocuk nasıl kaybolur?
Okulun ilk gününü hatırlar mısınız? Ben genelde hiçbir şeyi unutmam ama yıllardır bu anı hafızamda canlanmamıştı, taa ki bugün 20 yıllık arkadaşımı görene kadar. (daha&helliip;)
Kosta Rika: San Jose ve Coronado
Şili’nin başkenti Santiago’dan bindim uçağa, Panama City üzerinden San Jose’ye yani Kosta Rika’nın başkenti’ne gidiyordum. 6 saatlik bir yolculuktu Santiago-Panama City. Uçak indikten sonra yapılan anons kafayı yedirtmişti bana. Panama City tam bir aktarma bölgesi olduğundan, hostes hanımkızımız öyle bir anons yaptı ki, panikledim. Bu uçaktan-newyork, sanfrancisco,losangeles-chicago…….aktarması yapacaklar şu numarada—venezuela, guetamala, zart zurt suraya gidecekler bu numaraya veyahuuut paris, madrid, frankfurt oydu buydu şuydu derkeeeen 5 dakikalık anons sonunda: Allah’ım ben nereye gidecektim!!!ben nerdeyim, kimim!!!!! (daha&helliip;)
Şili
Evet, Arjantin’deki güzel günler maalesef bitmişti. Alışverişi abartarak valizlerin üzerine oturup zar zor kapadıktan sonra Şili’ye gitmek üzere yola çıktım. Atraksiyonsuz hiçbir an olmamıştır hayatımda. Yola çıkmadan önce, Şili’ye daha önce gitmiş olan arkadaşlarımdan dinlediğim ve dinlemez olaydım diye saç baş yolduğum hikayeler başlamıştı. Daha gitmeden tedirgin olmuştum.
Babanın erkek kardeşine ne denir?
Çocuklarınız yeni yeni konuşmaya başladığı zaman içiniz bir heyecanla doluyor sanıyorum. Benim çocuğum yok ama ben de sevdiğim insanların çocukları konuşmaya başladığında baya seviniyorum hatta ismimi söyletmeye çalışıyorum açıkçası. Şekil 1-a gonşumgillerden eltimgille kaynımgilin kızı Defne. Bu bıdık benim zor ismimi bile söylemeye başlamışken gel de sevinme. Midbaaal, Aaaağca (amca) –‘larla sevindirik olurken bir gün “a-ooo” kelimesini yakaladım. Bir Adanalı’nın algısında a-ooo aslında ABOOO’dur. Gel de yeme bunu şimdi!! (Defne’nin ve hayatının tüm copyright’ı 18 yaşına gelene kadar Anne ve Baba Çıngı’ya aittir o yüzden detay vermiyorum, olaylar aslında böyle olmamış olabilir geçiyorum) :))))) Çocuktan bunu duyunca kikirdedim, ama kendi yaşadıklarım aklıma gelince bir durdum. (daha&helliip;)